Amsterdam

Amstel Irmağı

KISACA

Kanalları, geçmişten kalan yapıları, iyi korunmuş eski kent dokusu, Rembrandt, Van Gogh, Mondrian barındıran müzeleri, Kırmızı Işıklar bölgesi, esrarevleri ile Amsterdam kesinlikle gezilmeye, görülmeye değer bir kenttir. Yakın çevresinde de çok ilginç görülecek yerler bulunur. Ayrıca Antwerpen’a 2, Brüksel’e 2,5, Düsseldorf’a 3, Paris’e de yalnızca 5 saat uzaklıkta olması onu çevre kentleri görmek için de iyi bir başlangıç yeri yapar.

Amsterdam’ı gezip görmek için en iyi dönem temmuz, ağustos aylarıdır.

Amsterdam' Hollanda'nın en büyük kenti, parasal, kültürel göbeğidir. Kentin en belirgin özelliklerinden olan kanalları yüzünden bazılarınca Kuzeyin Venedik'i olarak da adlandırılır. Çoğu 17. yüzyıldan kalma kanal evleri kentin kişiliğine damgasını vurur. Gezip görme ile kültürel etkinlikler açısından Avrupa'nın en ilginç kentlerinden biridir.

12. Yüzyılda Amstel ırmağı kıyısında bir balıkçı köyü olarak kurulmuştur. ilk yerleşimciler ırmağın akışını denetlemek için, bugün Dam alanı olarak adlandırılan (Kırallık sarayının da olduğu) yerde su bendi yapmışlardır. Amsterdam'ın adı da "Amstel üzerine yapılmış su bendi ('dam')" anlamındaki Amstelredamme'dan gelir. Balıkçı köyü zamanla büyüyerek özellikle 17. yüzyılda ("Hollanda'nın Altın Çağı") yeryüzünün en önemli alım satım yerlerinden birisi olmuştur.

Amsterdam her ne kadar ülkenin başkenti olsa da, Hollanda'ya özgü ilginçliklerden birisi olarak ülke Den Haag (Lahey) kentinden yönetilir. Hem Bakanlar Kurulu, hem de meclis Den Haag'dadır. Krallık ailesi de Amsterdam'ın göbeğindeki Dam alanındaki Krallık Sarayı yerine Amsterdam dışında büyük bahçeli saraylarından birinde yaşar.

Müze alanı'na bu adı veren 3 müze. Soldan sağa: Kent (Stedelijk), ortada yuvarlak olanı Van Gogh, uzakta kuleli olanı, Kırallık (Rijks) müzeleri

Dam Alanı, Kırallık sarayı

Özellikleri

• Kanalları,
• 17.yüzyıldan kalma Kanal evleri,
• Rembrandt, Van Gogh, Mondriaan gibi ünlü resimyaparların yapıtlarını sergileyen Müzeleri,
• Kırmızı Işıklar genelevler bölgesi,
• Uyuşturucu satılan "kahve yerleri",
• Concertgebouw klasik müzik orkestrası,
• Bimhuis cazevi.

GİTMEDEN HAZIRLIK

Vize

Hollanda öteki Avrupa Birliği (AB) üyeleri gibi Türklere vize uygulamaktadır. Türkiye'nin bazı ülkelere uyguladığı "vize"nin tersine AB vizesi (daha doğrusu "Shengen vizesi") varış havaalanında alınamaz. Vize, yolculuğa başlamadan önce Türkiye'deki Hollanda konsolosluklarından alınmalıdır. AB kurallarına göre vize varış yeri ülkesinin konsolosluğundan alınmalıdır. Başka deyişle, Almanya'dan alınmış AB vizesi ile Hollanda'daki bir havaalanından giriş yapmaya çalıştığınızda sorunlar çıkabilir.

Vize konusunda Hollanda büyükelçiliği genelağ sitesinde[1] bilgi bulunabilir.

Nasıl Gidilir

Gezi Kuruluşu Düzenlemesi ("tur") ile

Yolculuk biletleri, konaklama gibi konularda gerekli yerayırtımlarını kendiniz yaparak gezinizi kendiniz düzenleyebilirsiniz, ya da bu konuda hazır düzenlenmiş geziler (paket turlar) sunan gezi kuruluşlarının gezilerine katılabilirsiniz. Bu konuda bir yargıya varabilmenize yardımcı olabilecek Gezi Kuruluşlarınca Düzenlenmiş Geziler bölümünü okuyabilirsiniz.

Amsterdam, gezginlere alışık, altyapısı eksiksiz, düzenli, güvenli bir kent olarak kendi kendinize gezebileceğiniz bir kenttir. İyi İngilizce ya da Hollandaca bilmeseniz bile her birkaç yüz metrede bir bir Türk'e rastgelme olasılığınız çok yüksektir.

Havayolu ile

Konumlarına bağlı olarak Türk kentleri ile Amsterdam Schiphol havaalanı arasındaki doğrudan uçuşların süresi 3,5 saat ile 4,5 saat arasında değişir. Bilet ederlerinin çok düşük olması durumda Amsterdam'a 1 saatlik tiren yolculuğu ile bağlı Rotterdam havaalanına da uçabilirsiniz. Eğer gerçekten kuruşları saymak isterseniz, Eindhoven, Maastricht ile hatta Almanya'nın Düsseldorf havaalanlarını da (2-4 saatlik ek tiren yolculuklarını ve bilet paralarını da düşünerek) gözönüne alabilirsiniz.

Amsterdam ve bazı öteki Hollanda havaalanları ile Türk kentleri arasında uçan başlıca havayolları:

• Türk Hava Yolları[2] birçok Türk kentinden Amsterdam'a İstanbul bağlantılı uçar. Uçuş sayısı, uçuş saatlerinin uygunluğu, koltuk aralıkları, genel hizmet, yiyecek, içecek açısından Hollanda ile Türkiye arasındaki en iyi havayoludur. Önceden alınmazsa, fiyat ederleri yüksek olabilir. İstanbul dışında yaşayanlar için İstanbul bağlantısı toplam yolculuk süresine 2-5 saat ekler.
• Sun Express Havayolları[3] İstanbul(Sabiha Gökçen), Ankara, Adana, Antalya, Diyarbakır ile birkaç başka Türk kentinden İzmir üzerinden Amsterdam'a uçar. Uçuş ederleri genelde THY'den daha düşüktür. Rahatlık ve hizmet açısından THY'den sonra gelir. Uçuşlarda yemek olarak ufak bir sandviç ve su verilir. Uygun ederlerde yemekler uçuştan birkaç gün önceden ağ üzerinden ısmarlanabilir. Ancak Türk Hava Yolları ile Alman Lufthansa'nın ortaklığı olan bu kuruluşun bazı uçuşlarında yemekleri bir Alman kuruluşu sağladığı için önünüze bambaşka kötü bir yemek gelebilir. Önceden uçusun "Türk Sunexpress"ince yerine getirilip getirilmediğini sorarak önlem alabilirsiniz. Yolcu yükü konusundaki uygulaması iyidir. Yolcu yanında yük sınırı 6 kg, uçağın yüklük bölümünde ise 30kg'dir (Milas-Bodrum, Dalaman gibi havaalanlarına olan uçuşlarda 20kg).
• Pegasus Havayolları[4] birçok Türk kentinden İstanbul (Sabiha Gökçen) bağlantılı yolcu taşır. Ender bazı uçuşları İstanbul bağlantısı olmaksızın doğrudan uçuşlardır. Önceden alındığında ucuza uçulabilir. Uçaktaki yolcu yükü sınırları 6kg (yolcu yanı) ve 20kg (yüklük)'dir. Uçakta yiyecek ve içecek tümüyle paralıdır. Alkollü içkiler pahalıdır ve nedense rakı bulunmaz.
• Transavia[5] İstanbul (Sabiha Gökçen),İzmir,Antalya,Bodrum,Dalaman gibi kentlerden doğrudan Amsterdam'a uçan Hollandalı havayolu kuruluşudur. Bilet ederleri düşük görünse de yük sınırlamaları ve ek giderler ile eder yükselebilir. Örneğin yolcu yanında 10kg taşıyabilmesine karşın, yüklükte 15kg'lik bir taşıma için 15avro ödemek zorundadır! bütün yiyecek ve içecekler paralıdır. Bazı hatlarda tek yön bilet satmaz. Koltuk aralıkları dar olabilir.
• KLM[6] İstanbul Atatürk havaalanına uçan Hollandalı kuruluştur. Koltuk aralıkları, genel hizmet açısından iyi olmasına karşın, yiyecek içecek konusunda ortalama niteliği ile bilinir. Uçuş ederleri önceden alınmazsa yüksek olabilir. Bilet ederi özellikle yük sınırlamaları nedeniyle artabilir. Uçuş saatleri uygun olmayabilir.

Demiryolu ile

Demiryolu yolculuğundan özellikle hoşlanıyorsanız ya da yol üzerindeki ülkeleri de görmek istiyorsanız, demiryolu Türkiye-Hollanda arasında anlamlı bir seçenek olabilir. Bunlar dışında havayoluna göre çok daha uzun süren bir yolculuk olduğu gibi, bilet ederleri havayoluna göre daha da yüksek olabilmektedir.

Avrupa ülkelerinin birinde ya da hepsinde belli süreliğine sınırsız tiren yolculuğu sağlayan Interrail yolculuk kartlarının ederleri (TCDD Interrail Bilgisi[7]) özellikle gençler (27 yaşından gün almamış) için çekici olabilir. Öteki bilet ederleri konusunda TCDD genelağ sitesi yeterli bilgi vermediği için büyük TCDD istasyonlarından bilgi alınabilir.

Karayolu ile

Otobüs

Eğer otobüsü yeğlemek için özel bir nedeniniz yoksa, Türkiye-Hollanda çizgisinde otobüs yolculuğu hem zaman, hem eder, hem de rahat(sız)lık açısından en kötü seçenektir. Ancak Almanya, Belçika gibi çevre ülkelerden Hollanda'ya ulaşmak için Eurolines adlı otobüs kuruluşu tirene göre daha ucuz bir seçenektir. Her durumda Türkiye'deki otobüslerde verilen üstün nitelikli servisi beklemeyin. Yiyecek, içecek verilmez, otobüsler de çok yeni değildir. Eurolines otobüsleri batı Avrupa'nın birçok kentine çalışır.Amsterdam'da Eurolines'ın durağı Amsterdam Amstel tiren ve metro durağının yanındadır.

Araba

Eğer kalabalık 4-5 kişilik bir topluluk olarak yolculuk ediyorsanız arabanız ile Hollanda'ya gelmeniz öteki ulaşım yöntemlerine göre daha ucuza gelebilir. Bunun iyi bir yönü de varış yerinde kendi arabanızla gezebilme olanağıdır (ancak Hollanda'da araba kiralama ederlerinin çok yüksek olmadığı düşünüldüğünde bu tek başına yeterli bir neden olmayabilir).

Giysi

Gitmeden Amsterdam'daki hava durumunu yoklamanız iyi olur. Özellikle yazları Türkiye ile Hollanda arasında büyük hava sıcaklığı ayrımları olabilir. Örneğin 28 Haziran 2013 günü Ankara'da gündüz hava sıcaklığı 34 derece iken, Amsterdam'da 17 derece olmuştur. Her durumda hafif bir yağmurluk ile yelek getirmek yararlı olabilir.

Konaklama

Kesinlikle gitmeden uygun bir süre önce kalacak yerinizi ayırtın. Varıştan sonra kalacak yer bulmak çok daha pahalıya gelebilir. Kesenize, önceliklerinize uyan bir yer için "Konaklama" bölümüne bakın.

Genel Bilgi

Amsterdam ve Hollanda üzerine bazı bilgileri oraya gitmeden önce edinmek iyi olabilir. Böylece Amsterdam'da gezmek ve gördüklerinizi anlamak için daha çok zamanınız olabilir. Eğer gezi kılavuzu, ülke/kent geçmişi üzerine kitaplar almadıysanız, genelağdan da bu bilgileri bulabilirsiniz:

• Hollanda
• Amsterdam
• avroTürk.com (Avrupalı Türkler için bu sosyal ağda Amsterdam ile ilgili bolca bilgi/görsel var)

VARIŞ

Havaalanından kente gidiş

Amsterdam Schiphol Havaalanı (gerçek okunuşu "shiphol" olsa da yabancılar kolay söylesin diye "şiphol" olarak da okunur) Avrupa'nın en iyi havaalanlarından biridir. Vergisiz satış yerleri ülkeye giriş yapan yolculara satış yapmazlar. Ancak pasaport denetiminden çıkıldıktan sonra herkesin olağan fiyatlarla alışveriş yapabildiği satışyerleri vardır.

Havaalanından Amsterdam'ın göbeğine (ana diren durağı olan Amsterdam Centraal'a en hızlı, ucuz ulaşım yolu tiren iledir. Yolculuk 14-18 dakika arasında sürer. Taksi gibi iş çıkış saatlerinde trafik sıkışıklığından kaynaklanan gecikmeler olmaz. Kente vardığınızda, gideceğiniz yere göre, tramvay, otobüs ya da taksi gibi ikinci bir araca aktarma yapmanız gerekebilir.

Havaalanının altındaki tiren durağını bulmak için tavandaki tiren simgeli sarı belirteçleri izlemeniz yeterlidir. Durağa inen yürüyen merdivenlerden hemen önce, tiren biletlerini sarı makinalardan alabilirsiniz. İngilizce de çalışan makinalarda çıkış durağını "Schiphol" (Amsterdam olmadan) ve varış durağını da "Amsterdam Centraal" olarak seçmelisiniz. Siz de Hollandalılar gibi oldukça rahat olan 2. sınıfı seçin. Amsterdam ana tiren durağına tek yön bilet ederi 3,90 avrodur. Bilet makinalarının bazıları kağıt ya da bozuk para alır. Makinalardan kredi kartı ile ödeme yaptığınızda ya da biletinizi 50 metre ötedeki bilet satış satan kişilerden aldığınızda bilet ederi 50 sent (yarım avro) artar.

Yeraltına inen yürüyen merdivenlerle ulaşabileceğiniz 1 ile 2 sayılı peronlardan 10 dakikada bir Amsterdam ana tiren durağına tiren kalkar. Kalkış zamanlarını Hollanda Ulusal Demiryolu kuruluşu NS[8]nin] sitesinden görebilirsiniz (siteden satış yalnızca Hollanda banka kartları ile yapılmaktadır).

Eğer Hollanda'ya varış yeriniz Schiphol havaalanı yerine başka bir havaalanı ise, Amsterdam'a varmak için en iyi yöntem yine demiryollarıdır.

Taksi Kente en pahalı ulaşım yöntemidir. Taksilerin hepsi taksimetre açmak zorundadır, hemen hepsi de açar. Taksimetrelerde Türkiye'deki gibi gece/gündüz ayrımı yoktur. Kentteki varış yerine göre yolculuk ederi 40-45 avro tutabilir. Yolculuk olağan koşullarda 20 dakika sürse de, özellikle iş çıkışlarında ya da başka nedenlerden yollar tıkandığında bu süre oldukça artar. Bu durum özellikle kentten havaalanına dönüş durumunda gözönüne alınmalıdır. Taksinin iyi yanı aktarma yapmadan varış yerine ulaşmasıdır. Ender de olsa, kaçak taksiciler (özel arabalarını yolcu taşımak için kullanan kişiler) gelen yolculara yaklaşarak olağan taksi ederinden daha ucuza öneride bulunurlar. Bunu yapanlar arasında Türkler de vardır ve genelde önceden ederde anlaşıldığı sürece güvenilirdirler.

Amsterdam'ın ana tiren durağı Amsterdam Centraal'e vardığınızda, gideceğiniz yer yürüme uzaklığında değilse, yolculuğunuzu tramvay, otobüs, metro ya da tiren ile sürdürebilirsiniz.

Varır Varmaz İndirimlerden Yararlanın

Bu Amsterdam'da ilk gününüz olduğuna göre, kalışınızı biraz ucuza getirmek için Iamsterdam kartı, Museumkaart (Müze kartı) ya da günlük toplu taşım kartları gibi indirim kartlarını almak için uygun zaman olabilir.

Ancak eğer Amsterdam'a geç varmışsanız ya da o gün çok gezmeyecekseniz, indirim kartlarını bir sonraki gün almak iyi olur.

YEREL ULAŞIM

Toplu Taşım

Kentte yerel yönetimce işletilen "GVB" adlı yaygın bir metro, tramvay ve otobüs ağı vardır. Bu ağ ortak bir bilet sistemi ("OV-chipkaart") kullanır.

Biletler otobüs sürücülerinden, tramvay kondüktörlerinden, bazı duraklardaki makinalardan ya da bilet satış yerlerinden satın alınabilir. Araca binerken ve inerken biletinizi kapıdaki aygıtlara okutursunuz. Eğer araca binerken okutmazsanız, herhangi bir bilet yoklamasında "biletsiz" işlemi görürsünüz. Biletsiz yakalanan yolcular yaklaşık 40 avro bedel öderler.

Araçlarda satılan biletler 1 saatliktir ve ederi göreceli olarak yüksek, 2,80 avrodur. bu tür biletler makinalardan ya da bilet satan görevlilerden de satın alınabilir.

Ancak 1-7 gün süresince Amsterdam'da kalıp gezecekseniz, günde en az 3-4 kere toplu taşım aracına binecekseniz demektir. Bu durumda en iyi çözüm geçerlilik süresi 1 ile 7 gün arasında değişen "günlük bilet" almaktır (eğer daha kapsamlı [#Iamsterdam indirim Kartı]nı yeğlemezseniz). Günlük biletlerle toplu taşımı geçerlilik süresi boyunca sınırsız kullanabilirsiniz.

Eğer 2 haftadan daha uzun süre kalacaksanız aylık ya da yıllık sürdürüm almanız daha tutumlu olur. Sürdürümlü kartlarla toplu taşımı geçerlilik süresi boyunca sınırsız kullanabilirsiniz.

Orta ya da uzun süreli kalımlarda, eğer toplu taşımı arada sırada kullanacaksanız, İzmir'deki "KentKart" benzeri para yüklenebilir türden "OV-chipkaart" ile toplu taşımı (tek tek bilete göre) ortalama %50 indirimli kullanabilirsiniz. Boş "OV-chipkaart" kartlarını makinalardan ya da istasyonlardaki bilet satıcılarından 7,5 avroya alıp dilediğiniz tutarı yükleyebilirsiniz. Eğer araçtan inerken kartınızı okutup "çıkış" yapmazsanız bir süre sonra en yüksek bedel olan 4 avro kartın üzerindeki tutardan kendiliğinden düşülür.

Bisiklet

Amsterdamlıların en çok yeğledikleri ulaşım türüdür. Karda kışta bile Amsterdamlıları çoluk çocuk bisikletin üzerinde görebilirsiniz. Amsterdam özel bisiklet yolları ile bisikletle gezmeye çok uygundur. Kentin değişik yerlerinde bisiklet kiralanabilir. Örneğin Macbike'dan günlüğü 13 (hatta sigortasız 10) avroya bisiklet kiralayabilirsiniz. 'Yellow Bike' adlı kuruluştan da bisiklet kiralayabileceğiniz gibi, kılavuz eşliğinde düzenledikleri 'bisikletle kent gezintisi'ne de katılabilirsiniz.

Bisikletle ulaşım birçok gezginin de yeğlediği yöntemdir. Ancak eğer bisikletle Amsterdam'ı gezmeyi düşünürseniz, aşağıdaki konularda önlemli olmayı unutmayın:

• Her kentin kendine özgü trafik akışı olduğunu unutmayın. Alışık olmadığınız bir ortamdasınız, yalnızca bisiklete binmeyi biliyor olmanız

yeterli değil. Gözlerinizi açın, yoldaki araç akışına kendinizi verin.

• Hollanda'da araç akışında sağdan gelenin önceliği vardır. Bu kural bisiklet yollarında da uygulanır. Bu kuralın geçerli olmadığı kavşaklarda bu yönde belirteçler bulunur. Örneğin sizin yolunuzun kavşakla birleştiği yerde köpek balığı dişleri gibi tırtır simgeler varsa, öteki yoldan gelene yol vermek zorundasınız.

• Elden geldiğince düz bir çizgide sürmeye çalışın. Amsterdamlıların çoğu bisikleti gezinti aracından çok ulaşım aracı olarak kullandıkları için sizden daha hızlı gidiyor olabilirler. Bazıları sizin de onlar gibi kullandığınız varsayımı ile önlem almadan yanınızdan hızla geçerken siz "S" çizerek sürerseniz sorun çıkabilir.

• Her ne kadar çoğu zaman bisiklet yollarından yararlansanız da, zaman zaman arabalarla ve öteki araçlarla karşılaşmanız kaçınılmazdır. Olur da bir arabanın karıştığı bir kaza geçirirseniz, bisikletli olarak haklı olduğunuzu, sağlık, mal zararınızı arabalının karşılaması gerektiğini unutmayın. Hollanda yasalarına göre araba-bisiklet kazalarında bisikletli her zaman haklıdır (kaza bisikletlinin yaptığı bir yanlıştan dolayı olsa bile). Ama siz yine de bu yasaya güvenip önlemi elden bırakmayın!

• Bisiklet yollarını kullanan moped türü motorsikletlere karşı özellikle önlemli olun.

• Bisikletinizin tekerleği tramvay raylarına takılıp, düşmenize neden olabilir. O yüzden raylara koşut giderken rayları geçmeniz gerekirse büyük açıyla (dik) geçmeye çalışın.
• Özellikle duran araçların yanından geçerken önleminizi alın. Arabanın içindeki kişiler geçen bisikletleri gözününe almadan birden kapıyı açabilirler.

• Bisikletinizi parkettiğinizde kilitlemeyi unutmayın. Kilitlerken bisikletinizi yerinden oynatılamayacak bir nesneye (örneğin bir direğe, köprü demirine vb) bağlayın. Bağlarken kilidi bisikletin gövdesinden (ek olarak da yapabilirseniz ön tekerleğinden) geçirmeyi unutmayın. Yalnızca ön tekerleğinden bağlarsanız, geri geldiğinizde yalnızca ön tekerleği bulabilirsiniz. Sağlam bağlayacağınızı biliyorsanız, bisikletinizi kiralarken sigorta yaptırmanıza gerek kalmaz.

• Eğer karşıdan karşıya geçmeniz gereken ve önceliğiniz olmayan bir yolda arabalar durup yol vermezlerse, hemen bisikletten inin yaya geçidine yürüyün. Yaya oldunuz mu hemen herkes durur.

Bütün bu önlemler isteğinizi kırmasın. Bunlar yalnızca bazı yararlı bilgiler. Bir bisiklet kenti olan Amsterdam'da her yıl onbinlerce gezgin hiç bir sorunla karşılaşmadan kenti kiraladıkları bisikletle gezerler.

Yürüme

Amsterdam göreceli olarak küçük bir alana sıkıştırılmış göbeği, ana görülecek yerlerin birbirine yakınlığı ile yürüyerek gezmek için çok uygundur. Bunu bazı durumlarda toplu taşım ile birleştirerek zamandan kazanabilirsiniz.

Taksi

Amsterdam'da taksiler Türkiye'ye göre oldukça pahalıdır. Örneğin 20 dakikalık Havaalanı-Amsterdam (örneğin ana tiren durağına) yolculuk yaklaşık 50 avro tutar. Taksilerin çoğunluğunu TCA (tel: 020-7777777 - 020-7kez7) adlı kuruluş işletir. Önceden nereden nereye gideceğinizi biliyorsanız Amsterdam'ın en büyük taksi kuruluşu olan TCA'nın yolculuk hesap yüzlemi'nde yolculuğunuzun kaça malolacağını öğrenebilirsiniz. Bu sonradan daha çok ödeme durumunda (örneğin yolu uzatarak) yakınmada bulunmanıza yardımcı olabilir.

Amsterdam içinde (toplu taşıma araçlarının az bulunduğu gece saatleri dışında) taksi kullanmak için pek az neden vardır.

Bisiklet Taksi

Bu üç tekerlekli bisikletlerde sürücü önde oturur, arkada da iki kişilik yolcu koltuğu vardır. Kent içinde 3-5 kilometreye kadar yolculuklarda taksiye göre hem çok ucuz, hem de çok daha eğlenceli varış yerinize giderseniz. Soğuk ya da sağnak yağmurlu havalarda o kadar da eğlenceli olmayabilir. Ederleri genelde taksinin yarısı kadardır. Bunların taksimetresi olmadığı için binmeden önce kesinlikle ederi öğrenin. Eder üzerine birkaç avroluk pazarlık da suç değildir!

GEZİP GÖRME

Kesinlikle Görmeli (5*)

• Kanallar ile Kanal Evleri

Amsterdam'ın en önemli özelliğidir. Özellikle eski kent bölümündeki kanallar, kemerli köprüleri, iki kıyısında çoğu 17. yüzyıldan kalma ilgi çekici evleri ile Amsterdam'ı Amsterdam yaparlar. Eski kent bölümünde olan, yarım ay biçiminde iç içe geçmiş kanallar bölgesi gezilmelidir. Bu kanallardan "en lüksü" olan Herengracht (beyefendiler kanalı) eskiden köle ve mal alım satımından çok para kazanmış en varsıl kişilerin yaşadıkları kanaldır. Bu kanalda en pahalı evler "altın büküm" olan "Gouden bocht" bölümünde bulunur.

• Rijksmuseum (Kırallık müzesi)

Rijksmuseum (Kırallık müzesi)

Yeryüzünün en tanınmış müzelerinden biridir. Rembrandt, Vermeer, Jan Steen,Frans Hals gibilerinin de aralarında olduğu tanınmış resimyapar ustaların yapıtlarını barındırır. 9 Yıllık bir bakımdan sonra 2013'de yeniden görmek isteyenlere kapılarını tümüyle açmıştır. Giriş:15 avro olup, 18 yaşına dek olanlar için parasızdır. Dilerseniz girişte görsel/sessel olarak size sergiyi gezdiren aygıt ile kulaklıklarını kiralayabilirsiniz. Eğer akıllı telefonunuz varsa kiralanan aygıtların kullandığı uygulamanın tıpkısı olan "Rijskmuseum" adlı uygulamayı indirirseniz kiralamanıza da gerek kalmaz. Ancak bu uygulamanın (her ne kadar kendisi 17,5MB ise de) genelağ bağlantısını ağır biçimde kullandığını, iletişim kuruluşu ile sözleşmenize bağlı olarak, veri kullanımı için yüksek bir fatura gelebileceğini unutmayın.

Kent bölümü: Güney Amsterdam, Müze alanı (Museumplein).

• Kent Müzesi (Stedelijk Museum - Çağdaş Sanatlar)

Meleviç'in 'Oduncu' yapıtı (Kent Müzesi)

Amsterdam'a gelen gezginler genellikle Rembrandt'ın ünlü tablolarının olduğu Rijksmuseum'a ya da Hollanda'nın pazarlamasına büyük paralar akıttığı sanatçı Van Gogh'un müzesine giderler. Ancak birçok kişi için, sanattan anlayanlar için, Stedelijk (Kent) Müzesi Amsterdam'ın en iyi müzesidir.

İçinde Maleviç'ten Picasso'ya, Van Gogh'tan Breitner'a, Kadinski'den Sezan'a(Cezanne), Mondriaan'dan Rietveld'e dek yüzlerce ünlü sanatçının binlerce özgün, ünlü yapıtını barındırır. Stedelijk'te kalıcı sergilerin yanısıra, çağdaş sanatçıların yapıtlarına, kurulumlarına ("installation") yer veren geçici sergiler de kesinlikle atlanmamalıdır.

Açık olduğu zamanlar, sergiler, çevrimiçi sergi, giriş ederleri için Stedelijk Müzesi'nin genelağ sitesine bakabilirsiniz.

Kent bölümü: Güney Amsterdam, Müze alanı (Museumplein).

• Van Gogh Müzesi

Van Gogh müzesinin Gerrit Rietveld'ce tasarlanmış ana yapısı.

Art-İzlenimci Vincent van Gogh'un resimlerinin yanısıra, onun çağdaşı olan Auguste Rodin, Paul Gauguin, Édouard Manet, Claude Monet gibi bazı izlenimci ve art-izlenimci sanatçıların da yapıtlarını sergiler. Çoğu zaman kalabalık olan bu müze, içeride görsel çekilmesini yasaklaması ile, öteki Amsterdam müzelerinden ayrılır. "Doymuş Satıcı" örneği, çalışanları her zaman öteki müzeler denli konuksever olmayabilirler.

Kapısında çoğunlukla uzun kuyruklar oluşur. Giriş biletini müzenin genelağ sitesinden alarak ya da Iamsterdam kartı ile kuyrukta beklemeden girebilirsiniz.

Kent bölümü: Güney Amsterdam, Müze alanı (Museumplein).Giriş: 15 avro. 17 Yaşına kadar olanlara parasız giriş.

• Kırmızı Işıklar Genelev Bölgesi (Red Light District)

Kentin en eski bölümlerinden birinde yer alır. Kanallarla bezenmiş sıradan sokaklarda, evlerin pencerelerinde, genelev kadınları alıcılarını beklerler. Pencereler genellikle kırmızı ışıkla aydınlatıldığı için bu bölgeye "Kırmızı Işıklar" denir. Çevrede birçok bar, seks araçları satan satışyerleri ile seks gösterileri yapılan yerler bulunur. Pencerelerdeki kadınların fotoğraflarını çekmeyin, kavga çıkabilir.

Görmeli (4*)

• Bit Pazarı (Waterlooplein Flea Market)

"Waterloo" alanındaki bit pazarıdır. Çoğunlukla elden düşme giysi ağırlıklı olsa da, uzunçalar, kitap, armağanlık nesne gibi eldendüşme öteki şeyler de bulunur. Bazen birkaç avro kadar düşük ederlere alınabilen, oldukça iyi durumdaki elden düşme giysiler ilgi çeker. Bazı yeni deri giysilerin Türkiye'den çok daha ucuz olması da ilginçtir. Bit pazarından ilginç ufak ev nesneleri de alınabilir. Satıcılar ölen kişilerin evlerinin içeriğini tümüyle satın alıp burada tek tek satışa sunarlar. Yarısı kullanılmış diş macunlarının yanında çok ilginç ev nesneleri bulabilirsiniz.

Birşey satın alırken, her durumda pazarlık edilmelidir. Özellikle satın aldığınız nesne elden düşme ise, örneğin istenen eder 3 avro ise en çok 1 avro önerin. Daha sonra duruma göre her zaman önerinizi yükseltebilirsiniz. Utanmayın, burası bitpazarı!

Bitpazarına yürüyerek gitmiyorsanız, metro ile Waterlooplein durağının kuzey kapısından çıkarak ulaşabilirsiniz.

• Nieuwmarkt (Yeni Pazar) Alanı

Kırmızı Işıklar bölgesinin hemen sınırındadır. Alanın çevresindeki ilginç Amsterdam evleri, ortasındaki "De Waag" adlı yapı, biraevleri, kafeleri, yakınındaki Çin işyerleri ve Çin lokantaları ile bilinir.

Alanın ortasındaki De Waag adlı yapı ilk olarak kente giriş kapısı olarak yapılmış olsa da, zamanla değişik erekler için de kullanılmıştır. Adı tartı yeri ("De Waag" tartıevi demektir) olarak kullanıldığı zamanlardan kalmıştır. Rembrandt "Dr. Nicolaes Tulp'un gövdebilimi dersi" (De anatomische les van Dr. Nicolaes Tulp) adlı ünlü tablosunu bu yapının içinde yapmıştır. Bugünlerde alt katı "De Waag" adlı aşevi olarak kullanılmaktadır.

Nüeuwmarkt'ta ilginç biraevleri ile kafeler bulunur. Örneğin kendi birasını yapan De bekeerde suster ("Dine dönmüş bacı" anlamına gelir) adlı biraevinde uygun edere iyi ve taze bira içebilirsiniz. Bu biraevinde ortalama nitelikte yemek de yenilebilir. Alana açılan sokaklardan birisinin köşesindeki Cafe Fontejn'da birkaç çeşit fıçı bira bulunur.

Nieuwmarkt ile ona açılan Zeedijk sokağının çevresinde birçok Çin işyeri bulunur. Alanın bir köşesindeli Çin supermarketinde (dar kapısı, olmayan pencereleri ile gözden kaçabilir) uygun edere Çin gıda ürünleri satılır. Özellikle Zijdijk sokağı üzerinde iyi ve pahalı olmayan Çin aşevleri vardır. En çok bilineni Nam Kee] adlı olanıdır. Burada oldukça uygun ederlere yemek yiyebilirsiniz. Bu aşevinin istiridyeleri ünlüdür (her ne kadar "Nam Kee'nin istiridyeleri" adlı iki sevgiliyi anlaran bir Hollanda filminden sonra düzeyin düştüğü söylense de). Onun yanında benzeri düzeyde New King adlı aşevi bulunur. Çin aşevleri dışında, çevrede birçok Tayi aşevi bulunur.

Nieuwmarkt cumartesi günleri adına uygun biçimde doğal, ilaç katılmamış ürünlerin satıldığı bir "çiftçi pazarı"na dönüşür. Ayrıca yaz ayları boyunca bu alanda her pazar günü antika pazarı da düzenlenir.

• Rembrandt Alanı (Rembrandtplein)

• Anne Frank'ın Evi (Anne Frank House)

Görülebilir (3*)

• Amsterdam Geçmiş Müzesi (Amsterdam Historical Museum)

• Vondelpark (Vondel Parkı)

Kentin göbeğindeki en büyük parktır. Leidseplein alanının hemen yakınından başlar. Özellikle yazın güneşlenenler, piknik yapanlar, sokak çalğıcıları, göstericileri ile eğlenceli bir parktır.

• Amsterdamse Bos (Amsterdam Ormanı)

Amsterdam'da birkaç hafta kalıyorsanız, gitmek, görmek için ilginç olabilir. Amsterdam'ın güney sınırındaki Buitenveldert bölgesinden başlar, Amstelveen'e dek uzanır. 20. Yüzyıl'ın başlarında işsizlere iş yaratmak için tepeleri, korulukları, gölleri ile yapay olarak yaratılmış bir "orman"dır. 1928 Amsterdam Yaz Oyunlarında kürek yarışları için kullanılmıştır. Yürümek, piknik yapmak, koşmak için çok iyidir. İçinde güzel gözlemeleri olan "Meerzicht" ("göl görünmlü") adlı bir aşevi, içecekleri ve yemekleri kötü bir "Boscafe"si, çocukların çok hoşuna giden bir "çocuk çiftliği" vardır.

• Leidseplein (Leiden Alanı)

İlgilenen Görmeli, Gitmeli

• Uyusturucu "Kahve yerleri"(Coffeeshops) (4*)

Hollanda'da uyuşturucu kullanımı ile satışı yasak olsa da, "yumuşak uyuşturucu" olarak adlandırılan esrar ("marijuana") kullanımına esneklik gösterilir. Esrar "coffeshop" olarak adlandırılan yerlerde satılır. Buralarda ayrıca bira, kahve türü içecekler de bulunur. Dolayısı ile, eğer uyuşturucu satışyerlerini görmek isterseniz, esrar kullanma zorunluluğu olmadan da girip oturabilirsiniz (eğer kokudan rahatsız olmazsanız).

Esrar genellikle tütün ile esrar karışımının "joint" adı verilen konimsi sigara biçiminde sarması olarak tüketilir. Sigara yasağından sonra tütünün yerini başka bir "doldurma" içeriği almıştır.

Esrar kullanımının kişiye zararları[9] konusunda bilim evrenindeki kaygılar artmakla birlikte, eğer sağlığınız elveriyor ve ille de denemek istiyorsanız, şu önlemleri almalısınız:

* Bilinen bir coffeshop'a gidin. Belki birkaç avro daha çok vereceksiniz, ancak hiç olmazsa içtiğinizin ne olduğunu bilirsiniz. Örneğin Amsterdam'da birkaç kafe işleten Bulldog'a gidebilirsiniz.

* Tek başınıza olmayın. Kesinlikle yanınızda uyuşturucu kullanmayacak bir kişi "pilot" olarak bulunsun.

* Size verilen listeden kesinlikle en yumuşak olanını seçin. Satıcıya ilk kez içtiğinizi özellikle söyleyin, size nasıl içmeniz gerektiğini söyleyecektir.

* İlk başta bir kere içinize çekip 10-15 dakika kadar üzerinizdeki etkisini izleyin. Esrarın etkisi özellikle ilk kullanımda kişiden kişiye değişebilir. Bu önlem bundan sonraki 4-5 saatinizi kurtarabilir. Hemen öncesinde ya da birlikte alkollu içecek alırsanız, etkisi artabilir.

* İçerken kesinlikle yanında ek olarak şekerli bir içecek de için. Örneğin "enerji içeceği" ya da kola gibi. Esrar kandaki şeker düzeyini düşürdüğü için bu tür içeceklerle dengelemelisiniz.

* Esrar genelde içinde bulunduğunuz duyguların etkisini yükseltir. Örneğin canınız sıkkınsa sizi mutlu yapmaz, canınız daha da sıkılır.

* En kötü durumda coffeshop görevlilerinden bir cankurtaran ya da ilk yardım çağırmalarını isteyin. Unutmayın, sağlık görevlileri bu durumlara oldukça alışıklar ve bu duruma düşen ilk kişi siz değilsiniz.

• Concertgebouw (Klasik Müzik Dinleti Yapısı) (4*)

Müzeler alanından Concertgebouw görüntüsü

1888 Yılında kullanıma giren Concertgebouw ('Konserthebauv' olarak okunur 'Dinleti Yapısı' anlamına gelir) sesdağılımı açısından yeryüzünün en iyi dinleti salonlarından birisi olarak anılır. Her yıl 900 kadar dinletinin verildiği salon, yıllık 800 bin dinleyici ile yeryüzünün en çok gidilen ikinci salonudur. Her ne kadar dinletilerin çoğu klasik müzik alanında olsa da, zaman zaman caz, pop gibi öteki türlerin dinletileri de yapılır. Zamanında Led Zeppelin, Pink Floyd gibi rock topluluklarına bile kapılarını açmıştır.

Yerleşik klasik müzik orkestrasının adı Koninklijk Concertgebouworkest ('Kırallık Concertgebouw orkestrası')'dır. Geniş bir dağarcığı olan bu orkestra özellikle Mahler parçaları konusunda ünlüdür. 2008 Yılında uluslararası bir kurulca "Yeryüzünün en iyi senfoni orkestrası" seçilmiştir [10]. Değişik kuruluşların her yıl yaptıkları sıralamalarda Berlin ve Viyana orkestraları ile ilk 3'ü yıla göre değişik sıralarda paylaşır.

Concertgebouw'da saygın, tanınmış sanatçı Fazıl Say'ın yanısıra Sezen Aksu gibi popçular da dinleti vermişlerdir.

Eğer klasik müzik ile ilgileniyorsanız, zamanınız varsa Concertgebouw'da bir dinletiye gitmelisiniz. İzlence ile biletler konusunda bilgi Concertgebouw'un genelağ sitesinden alınabilir.

• Bimhuis (cazevi) (4*)

"Muziekgebouw Aan Het Ij" yapısındaki Bimhuis (sağdaki kara çıkıntı bölüm)

Hollanda yeryüzünün birçok ülkesinde tanınan, caz'ın doğuş yeri Amerika'da bile saygınlığı olan cazcılar yetiştiren bir ülkedir. Buna koşut olarak, Amsterdam kenti de cazseverler için Avrupa'daki en çekici kentlerden biridir. Amsterdam Müzik Okulu (Conservatorium van Amsterdam) caz alanında Hollanda'nın en iyi okulu olarak anılır. Tanınmış Türk caz gitarçalar Timuçin Şahin, besteci Evrim Demirel, şarkıcı besteci Esra Dalfidan Amsterdam Müzik Okulu'nu bitirmişlerdir.

Bimhuis (yaklaşık "bimheus" olarak okunur) yalnız Hollanda'nın değil, yeryüzünün en iyi cazevlerindendir. Adı, "Doğaçlamacı Müzikçiler Birliği"nin kısaltması olan BIM'in "ev" anlamına gelen "huis" ile birleşmesinden gelen Bimhuis, Amsterdam Belediyesi, Avrupa Birliği ile bazı kültür sandıklarının desteği ile ayakta durur. Amerikalı tanınmış caz ustası, gitarçalar Bill Frisell, Bimhuis'ü 'yeryüzünün en iyi cazevi' olarak anmıştir.

Yeryüzünün en iyi cazcılarının dinletilerini Bimhuis'de Türkiye'den daha ucuza, 16 ile 25 avro arasında değişen ederlerle dinleyebilirsiniz. Duruma göre bu biletleri Son An Bilet Satışı'ndan bazen yarı ederine almak da olasıdır.

Behsat Üvez, İlhan Erşahin, Timuçin Şahin, Esra Dalfidan, Sibel Köse gibi sanatçılar, Barana gibi Türk toplulukları geçmişte Bimhuis'da dinleti vermiştir.

Eylül ile temmuz ayı arasında yüzlerce dinletinin izlencesini Bimhuis'ün genelağ sitesinden görebilirsiniz.

• Ana Kitaplık (4*)
• Heineken Bira Müzesi (Heineken Experience) (3*)
• Madame Tussauds Balmumu Müzesi (2*)

Dam alanındali bu "müze"de, tanınmış kişlerin balmumundan yapılmış heykelleri bulunur. Gezenler canlı gibi duran bu heykellerle resim çektirmeyi severler. Genellikle kapısında uzun kuyruklar olur. Giriş 22 avrodur ancak genelağ sitesinde bu bileti zaman zaman indirimle 11 avroya alabilir, kapıda da bilet sırasında beklemezsiniz. Ayrıca aile biletleri de vardır.

Çocuklar İçin

• Artis Hayvan Bahçesi (Artis Zoo) (4*)

Avrupa'nın en iyi hayvan bahçelerinden birisidir. Her yaştaki kişinin ilgisini çeker ama özellikle çocukların çok eğlendiği bir yerdir. Giriş: 15 avro. Iamsterdam kartı ile bir kere parasız.

• NEMO Bilim Müzesi(4*)

Çocukların oynayarak bilimsel deneyler yapabildikleri bilim müzesidir.

• Klankspeeltuin (Ses Bahçesi/Sound garden) (4*)

Ana tiren durağına (Centraalstation) 200 metre uzaklıktaki "Muziekgebouw aan het ij" içinde, 7 Yaş üzeri çocukların oyun oynayarak beste yaptıkları bir oyun alanıdır. Etkinlikler genelde çocukların ufak bir topluluk olarak birlikte katıldıkları "işlikler" olarak düzenlenir. Her ne kadar sitesindeki bilgiler yalnızca Hollandaca olsa da, öğretmenlerin hepsi ingilizce bilirler. Çocuğunuzu götürüp işlikler konusunda bilgi alabilirsiniz.

• Çocuk Çiftlikleri (3*)

Kent çocuklarının çiftlik hayvanlarını tanıyabilmeleri, onları besleyip sevebilmeleri için kentte ".ocuk çiftliği" adı verilen yerler vardır. Genellikle gönüllülerce işletilen bu çiftliklere giriş çoğunlukla parasızdır. İçeride yediğiniz, içtiğinize para verirsiniz. Çocuklar keçi, tavuk, domuz, koyun gibi hayvanları az bir paraya satın alabileceğiniz yemlerle beslerler. Bazı hayvanların ağıllarına da girilebilir. Bu gibi çiftliklerde genellikle kahve, çay içilecek bir yer, büyükçe olanlarında ek olarak peynir gibi ürünlerin satıldığı satışyeri vardır. Amsterdam'daki en iyi çocuk çiftliği Amsterdamse Bos ("Amsterdam Ormanı") adlı parkta bulunur.

• Madame Tussauds Balmumu Müzesi (2*)

• Kent Dışında - Efteling Eğlence Parkı (4*)
• Kent Dışında - Walibi Eğlence Parkı (3*)

ALIŞ VERİŞ

Amsterdam bazı ürünlerde alış veriş için ilginç olabilir.

Satışyerleri genelde 9-18 arasında açıktır. Ancak Hollanda genelinde birçok satışyerinin pazartesi günleri saat 13:00'te açıldığını unutmayın. Amsterdam'daki birçok işyeri pazar günü de açıktır.Pazar günleri birçok işyeri saat 17:00 ya da 17:30'da kapanır. Amsterdam'da perşembe akşamları "alış-veriş akşamı"dır. Birçok işyeri saat 21:00'e dek açıktır. Bazı büyük satışyerleri (Bijenkorf gibi) perşembe günleri dışında da saat 21:00'e dek de açık kalabilirler.

Hollanda'ya Özgü Ürünler

Türkiye'ye dönerken Hollanda'ya özgü ürünler olarak peynir, lale soğanı ya da armağanlık nesneler (tahta takunyalar vb gibi) götürebilirsiniz. Bunlar dışındaki genel ürünler için de Hollanda'da alış veriş yapmak ilginç olabilir.

Peynir

Her ne kadar Türkiye'den Hollanda'ya peynir getirmek yasaksa da, Hollanda'dan Türkiye'ye kendiniz, yakınlarınız için peynir götürebilirsiniz. Kentte peynir satan çok sayıda yer olmasına karşın, bunlar daha çok gezginlere seslenirler, dolayısı ile de pahalıdırlar. Siz de Hollandalıların yaptığı gibi peynirinizi supermarketlerden satın alın. Birçok supermarkette ayrıca peynir bölümü bulunur. Örneğin "Albert Heijn" supermarketlerinden (öbür supermarketlere göre biraz pahalı olsalar bile) uygun ederlere Hollanda peynirleri satın alabilirsiniz.

Hollanda'da yüz dolayında peynir çeşidi olmasına karşın, çoğunun tadı birbirine benzer. En yaygın olanı "Gouda" peyniridir. Ülke dışında en çok bilinen bu peynir türüne tad olarak en yakın Türk peyniri kaşardır. Bunun dışında biraz daha yumuşak, esnek ve delikli "Leerdammer"ı da deneyebilirsiniz. Yine kaşar biçiminde ancak ak renkli keçi peyniri "Geitenkaas" ("haytınkaas" olarak okunur) da iyi peynirdir.

Her peynirin genelde bekletilme süresine göre çeşitleri vardır: az bekletilmiş olanına jonge ("yonge" diye okunur, "genç" demektir), orta bekletilmiş olanına jonge belegen' ("yonge beleyhın" diye okunur), çok bekletilmişine de oude ("aude" diye okunur, "eski" demektir) denir. Ederleri bekleme süresine göre artar. Herkesin sevebileceği olanı orta bekletilmiş olan "jonge belegen"dır. Çok bekletilmiş olan "Oude" özellikle şarap ile iyi gider ancak "zamanı geçmiş" görüntüsünden ya da tadından herkes hoşlanmayabilir. Oude peynirlerde marka olarak "Oude Amsterdam" önerilebilir. Çok da ucuz değildir.

Ayrıca her tür peynirin, içine katılmış otlara göre de çeşitleri vardır. Bu otlu çeşitleri deneyip beğeninize göre alabilirsiniz. Son yıllarda pek de Hollanda kültürüne uymayan (örneğin yeşil "pesto"lu -fesleğenli, zeytinyağlı İtalyan sosu) çeşitler de çıkmıştır.

Peynir almayı havaalanına bırakırsanız %100 daha çok ödersiniz.

Lale Soğanı

Lale ile öteki çiçeklerin soğanlarını, tohumlarını almak için en iyi yerler bahçecilikle ilgili satışyerleridir, ancak bunlar genelde kentin biraz dışında bulunurlar. Kente en yakın olanlardan "Intertuin" Amsterdam Amstel durağına 10 dakikalık yürüme uzaklığındadır. Eğer uğraşmak istemiyorsanız, hemen her gezginin yaptığı gibi Muntplein'in dibindeki gezginlere yönelik "Çiçek pazarı"ndan da alabilirsiniz. Her durumda yalnızca paketlenmiş soğan ya da tohumları satın alın. Açıkta satılan soğanların niteliği genelde çok düşüktür, verim alma olasılığınız düşüktür. Alırken ekim zamanına özellikle bakın. Ocak-Mart arasında ekilmesi gereken lale soğanlarını mayıs ayında ekmeye çalışırsanız paranızı sokağa atmış olursunuz. Çiçek pazarında Türkiye'nin dağlarından yasadışı olarak yağmalanmış soğanlar da satılır...

İlginç Alış-Veriş Yerleri

Giysi konusunda Hollanda'da alışveriş Türkiye'ye göre oldukça pahalıdır. Eğer özellikle belli bir markayı arıyorsanız, indirim dönemindeyseniz, alışveriş anlamlı olabilir.

Hema (3*) Genelde gereksinim duyacağınız hemen herşeyi satan ilginç bir satışyeri zinciridir. Hemen her ana sokakta bir tane bulunur. Ürünlerinin "eder/nitelik" oranının çok iyi olması ile bilinir. Giyim ağırlıklı olmalarına karşılık, burada sosisten, iç giyimden, bisiklet lastiğine dek birçok ürün bulabilirsiniz. Yalnızca kendi markalarını satarlar. Ürünlerinin niteliği çok iyidir. Oyuncak bölümünde özellikle tahtadan yapılmış oyuncakları ilginç olabilir. İç çamaşırları üstün nitelikleri ile bilinir. Çocuklar için de güzel tasarımlı giysiler bulunabilir.

Bijenkorf (3*) Dam alanında bulunur. Türkiye'deki Yeni Karamürsel satışyerinin çok daha lüks olanıdır. Genelde tanınmış markaları satar. Kendi "Bijenkorf" markalı ürünlerinin eder/nitelik oranı iyi değildir. Alt katında "satışyerinin içinde satışyeri" kavramı ile Fendi, Louis Vuitton gibi satışyerleri bulunur. En üst katta uygun sayılabilecek ederlerde pizza, sandıviç, doğu yemekleri yiyebileceğiniz aşevi/kafesi bulunur. Özellikle indirim dönemlerinde alış-veriş açısından çekici olabilir.

Waterlooplein Bitpazarı (4*) Bazen elden düşme ya da yeni bazı nesneleri Türkiye'den bile ucuza alabileceğiniz bir pazardır. Pazar günleri dışında her gün açıktır. yağmurlu soğuk günlerde bazı satıcılar sergilerini açmazlar.

Kalverstraat Alışveriş Sokağı (3*) Muntplein (Munt alanı) ile Dam alanı arasındaki alışveriş sokağıdır. Araba akışına kapalı olan sokak kalabalıklığı ile İzmir'in Kemeraltı'nı andırır. Genellikle orta düzeydeki giysi/ayakkabı satışyerleri (Zara gibi zincirlerin birimleri) ile birkaç pahalı takı sayışyeri bulunur.n

Magna Plaza (2*) Dam alanındaki Kırallık sarayının hemen arkasında bulunur. Eskiden postaevi olarak kullanılan yapıda bugün genellikle giysi, ayakkabı türü nesneler satan satışyerleri bulunur. Her ne kadar Mango vb gibi zincirlerin birimleri de bulunsa da, bu alışveriş yerine yerlilerden çok gezginler ilgi gösterirler.

PC Hooftstraat Alışveriş Sokağı (3*) Pahalı markalar satan satışyerlerinin arka arkaya sıralandıkları bir sokaktır. Burada pek ucuzluk beklemeyin ancak genel ucuzluk döneminde belki bazı giysi markalarının ürünlerinde indirimli aliş veriş yapabilirsiniz.

Albert Cuyp Pazarı (2*) Kentin "Pijp" adlı bölümünde pazar günleri dışında her gün kurulan pazardır. Genellikle gıda ile çok da iyi olmayan giysi ürünlerinin satıldığı sergiler bulunur. Alınacak şeylerden çok, gezip bakmak için gidilebilir.

KONAKLAMA

Konaklama önceliklerinize, kesenize bağlı olarak aşağıda seçenekler "Yatınaklar" (oteller) ve "Yurtlar" olarak verilmiştir.

Yatınaklar (oteller)

Yerayırtımlarınızı birçok durumda doğrudan yatınağın genelağ sitesinden yapabilirsiniz. Ancak yerayırtımınızı genel yerayırtım sitelerinden yaptığınızda çoklukla daha ucuza yer bulabilirsiniz. Yine de yatınakların genelağ siteleri ek bilgi almak için verilmiştir.

"Amsterdam'a gelmişken kanal kıyısında bir yatınakta kalayım" diye bir isteğiniz varsa, bu tür yatınakların genelde ufak ve eski yapılarda olduğunu, iç döşemelerinin eski olabileceğini gözönünde tutun. Ayrıca doğal olarak bütün odalar kanala bakmazlar. Eğer yeniliği, rahatlığı yeğlerseniz kent göbeğinin biraz dışına çıkmanız gerebilir.

Genelde öğlen ile akşam yemeklerini yatınakların aşevlerinde yemenizi önermeyiz. Hem daha pahalıya gelir, hem de nitelik dışarıdaki aşevlerine göre daha düşüktür. Bunun böyle olmadığı durumlar özel olarak belirtilmiştir.

Eder değerlendirmeleri:

• ** İki kişilik oda yaz aylarında genel yerayırtım sitelerinden 70-100 avro arasında (kişi başına değil, oda ederi) bulunabilir.

Casa 400 ('3*) Ederi:** Nitelik:*** Ortam:*** Eder/nitelik açısından uygun bir yatınaktır. Yapısı, tasarımı ile çok yenidir. Odalarının bazıları, çok da özel olmayan bir kanala bakar. Oda pencerelerinden görünüm ilginç değildir, öteki yapılara bakar. Kent göbeğinin hemen sınırında olmasına karşın, ulaşım olarak,toplu taşım ya da yürüme açısından, çok uygun bir yerdedir. Amsterdam Amstel tiren, metro, tramvay ve otobüs durağına yürüme ile 5 dakika uzaklıktadır. Amstel durağından bineceğiniz metro ile 5 dakikada kentin göbeğine, 10 dakikada da Ana Tiren Durağına ulaşırsınız. Ayrıca tiren ile havaalanına gidiş geliş için de çok uygundur. Bu yatınaktan 5 dakikalık yürüme ile Amstel ırmağına ulaşırsınız. Oradan kentin göbeğine görsel açıdan ilginç bir yürüme ile ulaşabilirsiniz. Örneğin bit pazarının olduğu Waterlooplein alanına yürümek ortalama 20-30 dakika sürer. Önerilir. Genelağ sitesi.

Asterisk ('2*) Ederi:** Nitelik:** Ortam:** Ederi niteliğine göre biraz yğksek olsa da, bu küçük yatınak konumu dolayısı ile düşünülebilir. Sessiz bir sokaktaki eski bir Hollanda evinde bulunur. Odaları yalın olmasına, büyük olmamasına karşın temiz, kullanışlıdır. Heineken müzesinin yakınında, Rembrandt alanına 20 dakıka yürüme uzaklığındadır. Yakınındaki "Pijp" kent bölümünde çok sayıda uygun aşevi bulunur. genelağ sitesi: [11].

YEME, İÇME

Aşevleri

Ederlerine göre yıldızların anlamları:

• *** Başlangıç yemeği ile ana yemek 30-35 avro dolayında tutar.
• ** Başlangıç yemeği ile ana yemek 20 avro dolayında tutar.
• * Yemek 10 avro ya da daha az tutar.

Aşağıda belirli sayıda niteliği bilinen aşevleri verilmiştir. Bunlar dışında bir yere gitmek istediğinizde, Hollanda'nın en bilinen aşevi değerlendirme sitesine de bakabilirsiniz. Site her ne kadar Hollandaca olsa da, arama kutusuna aşevinin adını girdiğinizde verdiği 0-10 arasında verilen değerler ile kullanımı kolaydır (bu değerlerin yapay/oynanmış olabilme olasılığını gözardı etmeyin).

Türk Aşevleri

• Levant (Türk yemekleri) Eder:*** Nitelik:*** Ortam:***

Amsterdam'ın hem ortam, hem de yemekler bakımından en iyi Türk aşevidir. Amsterdam'daki birçok Türk aşevinin tersine burada kebap dışında yemekler de bulabilirsiniz. Arada sırada listeye alınan Osmanlı sarayı yemekleri özellikle iyidir. Yemek listesine genelağ sitesinden(ne yazık ki Türkçe yok) göz atabilirsiniz,

Yazları kanal kıyısındaki bahçesinde oturmak iyi olur.Kent Bölümü:Göbek ile Güney Amsterdam'ın buluştuğu yerde, Rijksmuseum'un tam karşısında.

• Köşebaşı (Türk yemekleri) Eder:*** Nitelik:**½ Ortam:***

Türk zincirinin Amsterdam birimidir. Pideleri çok iyidir. Öteki yemeklerden "şaşlik" (terbiye edilmiş, ince kesilmiş kuzu eti) önerilir. Yeterli sayıda meze çeşitlerinin nitelikleri orta ile iyi arasında değişir. Ne yazık ki deniz ürünü içeren mezesi bulunmaz. Ortam olarak iyidir.Yemek listesine genelağ sitesinden (ne yazık ki site Türkçe özürlüdür) ulaşabilirsiniz,

• Saray (Türk yemekleri) Eder:** Nitelik:**½ Ortam:**

Amsterdam'ın en eski Türk aşevlerindendir. Genelde kebap çeşitlerine yoğunlaşsa da, balık yemekleri açısından Amsterdam'daki Türk aşevleri arasında en iyisidir. "Tuz'da pisirilmiş balık" yemeği kesinlikle denenmelidir.Genelağ sitesinden (yalnızca Hollandaca...) yemek çeşitlerine, ederlerine bakabilirsiniz:"Albert Kuyp" pazarının ve Heineken "müzesinin" yakınında yeralır.

• Papatya (Türk yemekleri) Eder:*** Nitelik:*** Ortam:**

Özellikle sebze yemekleri önerilir. Jordaan bölgesindedir. Genelağ sitesinde yemek listesine bakabilirsiniz.

Yeryüzü Mutfağı

• Nam-Kee (Çin yemekleri) Eder:**½ Nitelik:*** Ortam:**

Hollanda'ya göre uygun edere gerçek Çin yemeği yiyebilirsiniz. İstiridyeleri ile tanınır ancak öteki yemekleri de iyidir. Kent Bölümü:Göbek. Nieuwmarkt alanına açılan Zijdijk sokağı üzerindedir. Hemen Kırmızı Işıklar bölgesinin yanında.

• Centra (İspanyol yemekleri) Eder:*** Nitelik:*** Ortam:**

Hollanda'ya göre uygun edere Paella (pilavın seçime göre et, balık ile karışımı tava yemeği) çeşitleri iyidir. Ayrıca kalamar, balık gibi deniz ürünleri de vardır. Kalabalık ve gürültülü olabilir. Kent Bölümü:Göbek. Nieuwmarkt alanına yakın. Kırmızı Işıklar bölgesinin içinde.

• India Roti Room (Hint yemekleri) Eder:**½ Nitelik:*** Ortam:**

Eder/Nitelik açısından Amsterdam'ın en iyi Hint aşevlerindendir. Eğer hint yemeklerini seviyorsanız kesinlikle önerilir. Yemek çeşitlerini, ederlerini görmek için genelağ sitesine (Hollandaca) bakabilirsiniz. Sitede verilen ederlerin "eve gönderme" ederi olduğunu, aşevindeki ederlerin %10 kadar yüksek olabileceğini unutmayın.Bir de, mutfağa çok yakın oturmayın, yemek kokuları giysilerinize sinebilir.

• Gar du est (Fransız ağırlıklı "uluslararası") Eder:*** Nitelik:*** Ortam:***

Aşevi artık kullanılmayan bir tiren durağınin içindedir. Amsterdam'ın doğu bölgesindeki eski hayvan kesimevinin durağı olan bu yerden esinlenerek aşevinin adı "Doğu tiren durağı" anlamına gelir. Genellikle her hafta değişen, sınırlı sayıda yemekten oluşan yemek listesi vardır. Herkesin kişi başına 32 avro ödediği 4 parçalı yemek sunar. Üçüncü parça olan "peynir parçası" dışında her parça için 2 seçenek bulunur.Çeşit sayısının az olmasına karşın, domuz ya da etyemezler için sorun oluşturmaz. Yemeklerin niteliği iyidir. Ortam özellikle bahçeye uzanan çevresi camlı bölümde sesdağılımı yapısı yüzünden aşırı gürültülü olabilir. Yemek listesine genelağ sitesinden oluşabilirsiniz. Kentin toplu taşımla göreceli olarak ulaşması zor bölümünde yeralır.

Kahve, Bira evleri

Bu tür yerlerde yemek de bulunmasına karşın, tersi belirtilmedikçe yemeklerin nitelikleri "bar yemeği" denilen düşük düzeydedir.

• Hesp (Biraevi) Eder:*** Nitelik:*** Ortam:***

Amsterdam Amstel tiren durağına,"Berlage" köprüsüne yakın, Amstel ırmağı kıyısındadır. En az 8-10 çeşit fıçı birası bulunur. Bu yüzden de "Proef cafe" (tadım kafesi) nitemini kullanabilen az sayıdaki biraevlerindendir. Fıçıdaki biraların çoğu değişik tadlardaki ilginç Belçika, Alman biralarıdır. Konukların çoğu yabancı biralara göre %30-40 daha ucuz olan Hollanda fıçı biralarını yeğlerler. Yabancı biralar da genelde taze olmalarına karşın, çok içilmeyen bir bira istediğinizde uzun süre fıçı ile çeşme arasındaki boruda beklemiş bira bardağınıza gelebilir. hizmet düzeyi çok iyi değildir. Özellikle yazları güzel havalarda çok kalabalık olan ırmak kıyısındaki bahçesinin kötü servisi ünlüdür. Biranızı ısmarlamak, sonra da alabilmek için oldukça uğraşmanız gerekebilir. Yemekleri "biraevi yemeği" düzeyindedir, kesinlikle önerilmez.

• Ijsbreker (Kahve, Biraevi) Eder:*** Nitelik:*** Ortam:***

Amstel ırmağı kıyısındaki bir sokakta bulunur. Son zamanlarda yenilenen oldukça eski bu kafenin adının öyküsü ilginç. Eski dönemlerde sayısı oldukça çok olan bira üreticileri ürünlerini taşıma için Amstel ırmağını kullanırlarmış. Irmak donduğu zamanlarda buzu kırarak taşımacılığa açık tutmak için ortak buzkıran teknesi satın almışlar. İşte kafe adını eski dönemlerde önüne demirleyen bu buzkırandan almış. "Ijsbreaker" (okunuşu: "aysbreykır") buzkıran demektir. Kahvesi, sandıviçleri iyidir. Yemekleri aşevleri kadar olmasa da, ortalama biraevi yemeklerinden daha iyidir. Hizmet özellikle ırmak kıyısındaki bahçesinde biraz yavaş olabilir. Genelde 5-6 çeşit değişik fıçı birası bulunur.

• Vertigo (Kahve, Biraevi) Eder:*** Nitelik:** Ortam:***

Amsterdam'ın en popüler parkı Vondelpark'ın ana girişine çok yakında bulunan eski Filim müzesi (Filmmuseum) yapısının altındadır. Kapalı bölümünün yanısıra özellikle yaz aylarında amsterdamlılar kadar turistlerin de tercih ettiği büyük bir terası vardır.

ŞENLİKLER

Amsterdam Işık Şenliği (Amsterdam Light Festival 6 Aralık - 19 Ocak)

Stopera Önünde Gece Lambaları Kurulumu (Amsterdam Işık Şenliği -Amsterdam Light Festival)

Amsterdam'ın en yeni şenliklerinden birisidir. 2009 Yılında karanlık kış akşamlarını şenlendirmek için başlamıştır. 6 aralık ile 19 Ocak arasında kent "ışıklar kenti"ne dönüşür. Şenlik boyunca Amsterdam'ın bilinen yapıları, köprüleri ışıklara bezenirler. Ayrıca bazı alanlara sanatçıların geçici ışık kurulumları (installations) yerleştirilir. Işık senliği Noel ve yeni yıl dönemine denk geldiği için kenti daha da şenlendirir.

GEZGİN GÜNCELERİ

Bu bölüm Amsterdam'a gitmiş gezginlerin deneyimlerini, anılarını paylaştıkları güncelerini listeler. Siz de dilerseniz Gezibilgisi.com ya da sitemiz dışındaki güncenize buradan bağlantı verebilirsiniz. GeziBilgisi.com'da nasıl bir günce yaratacağınızı öğrenmek için burasını tıklayınız.

• Amsterdam'da Bisikletli Yaşam (avroTürk.com'dan)
• Amsterdam'da 3 Gün
• Yaz Yavrum Amsterdam